Hakkımda

Fotoğrafım
Kayseri, melikgazi, Türkiye
diet form diyet merkezinin kurucusu ve diyetisyeni. Deniz postası gazetesinde ve gıdahattı.com internet sitesinde yazar. Çocuk Diyetisyenliği, Bariatric ve Metabolik Cerrahi Diyetisyenliği özel ilgili olduğu alanlardır. (Galatasaray Futbol Okullarında Diyetisyen Olarak çalışmıştır.) Kalıcı ve sağlıklı zayıflamak istiyorsanız doğru yerdesiniz... ADRES: Kızılay Hastanesi Acil Kapısı Karşısı diet form tel 0352 222 40 80

18 Eylül 2015 Cuma

KURBAN ETLERİNİN SAKLANMASI VE TÜKETİLMESİNDE SAĞLIKLI ÖNERİLER


Kurbanlık hayvanın kesilmesinden saklanmasına kadar süreç insan sağlığı açısından çok önemlidir. Tatlı kadar etinde fazlaca tüketildiği Kurban Bayramında kurbanlık eti saklarken ve tüketirken şu hususlara dikkat etmeliyiz.



1- Kesilen kurban eti kullanılacak parçalara böldükten sonra dinlenmesi için temiz kaplarda serin ve güneş görmeyen  bir yerde 5-6 saat bekletilmeli. Etler henüz kesim sıcaklığında iken buzdolabına konursa etin yapısı, dokusu, lezzeti bozulur.
2- Kesimden hemen sonra ette bir takım biyokimyasal reaksiyonlardan dolayı ölüm katılığı dediğimiz bir süreç başlar ki dinlendirilmeden yenilen etlerin sert lezzetsiz ve sindiriminin zor oluşu bundan dolayıdır.
3- Bayram boyunca tüketeceğiniz eti buzluğa koymadan dolabınızda -2 derece 4 ila 5 gün saklayabilirsiniz.
4- Hemen tüketilmeyecek olan etler küçük parçalara bölünüp kullanılacak porsiyonlar şeklinde temiz poşetlere yassı ve ince olacak şekilde konulup buzlukta (-18 derecede) 3-4 ay kadar saklanabilir.
5- Kıymanın dayanma süresi parça ete göre daha kısadır buzdolabında 2-3 gün kadar buzlukta ise 2-3 ay kadar saklanabilir.
5- Donmuş etler kullanılacaksa 1 gün öncesinden buzluktan çıkarılıp  buzdolabına koyularak çözdürülmelidir. Donmuş etleri kaynar suya atıp hemen çözdürme gibi sağlıksız işlemler kesinlikle yapılmamalıdır.

6- Et, mikroorganizmaların üremesi için çok uygun bir besin olduğu için  çözülmüş olan et hemen tüketilmeli, tekrar dondurulmak üzere buzluğa kesinlikle koyulmamalıdır.
7- Etler uygun koşullarda kesilmezse, doğru pişirilmez, uygun sıcaklıklarda bekletilmezse hayvanlardan insanlara tenya, şarbon, salmonella gibi hastalıklar bulaşabilir.
8- Çiğ eti hazırlamadan önce , hazırlarken ve hazırladıktan sonra, ellerin iyice yıkanması gerekiyor. Çapraz bulaşmayı önlemek için 2 ayrı kesme tahtası kullanılmalıdır. Kesme tahtalarından birini çiğ etler, öbürünü meyve ve sebzeler için kullanın.
9- Pişirme yöntemi etin kalitesini doğrudan etkilemektedir etin lezzeti, kıvamı, kokusu, vitamin – mineral içeriği tamamen pişirme yöntemiyle ilgilidir.
10- Çok yüksek ısıda uzun süre pişirme ve kızartma yöntemi, kanserojen maddelerin oluşumuna yol açabilir.
11- Etler, C ve E vitaminini içermez. Etlerin sebzelerle birlikte pişirilmesi ve tüketilmesi, besin çeşitliliğinin sağlanması, sebzelerde bulunan C vitamininin etlerde bulunan demirin emilimini artırması açısından sağlıklı ve doğru bir yöntemdir.
12- Etler ızgarada pişirilirken, ateşle arasındaki uzaklık eti yakmayacak, kömürleşme sağlamayacak şekilde ayarlanmalıdır. Etlerin iç sıcaklığı en az 75 derece olmalıdır. Çok yüksek ısı, dış yüzeyinin yanmasına ve su kaybının fazla olmasına yol açacağı için besin kaybını artırır. Kanserojen madde oluşumunu engellemek için etler ateşten 15cm uzakta olmalıdır ve kömürler kor halini aldıktan sonra etler pişirilmelidir.
13- Etlerin haşlanarak pişirilmesi, sağlıklı olmasının yanı sıra ette olması muhtemel parazitlerin insana geçmesini de büyük ölçüde engeller.
14- Etlerin az pişmiş veya çiğ tüketilmesi etin kalitesini düşüreceği gibi, besin zehirlenmelerine de neden olabilir.
15- Et ile yapılan yemeklere ise ayrıca yağ eklenmemelidir. Kırmızı et doymuş yağ içeriği yüksek bir besin olması nedeniyle yemekler zaten lezzetli olacaktır, ilave yağ eklenmesi  kilo alımına neden olur.
16- Özellikle kronik hastalığı olan ( diyabet, böbrek hastalığı, sindirim problemleri, yüksek tansiyon, kalp-damar rahatsızlığı gibi) ve beslenme tedavisi alan bireyler kurban bayramında öğünlerde tüketmeleri gereken besin miktarlarını aşmamalıdır. Kırmızı et doymuş yağ, kolesterol içeriği oldukça yüksek besindir. Eti görünür yağlarından temizleyerek tüketiniz.


Herkese iyi bayramlar dilerim.
iletişim:
diyetisyenmervegurbetaksoy@gmail.com
222  40 80



13 Eylül 2015 Pazar

ZERDEÇALIN İYİ GELDİĞİ HASTALIKLAR


 ØAlzheimer iyi  gelir : Zerdeçal alzheimer hastalığına faydalıdır. Ayrıca zerdeçalın hafızayı artırıcı özellikleri bulunmuştur. 
Ø Antitümör etkisi:  Zerdeçalden elde edilen kurkumin üzerindeki klinik çalışmalarda antioksidan ve antitümör aktivite tespit edilmiştir. Tümör hücrelerinin yayılmasını ve çoğalmasını engelleler.
ØAntimikrobiyal etkisi: Zerdeçal yüksek antimikrobial ve antifungal aktiviteye sahiptir
Ø Gastrik hasarı önler.
Ø İltihap gidericidir: Eklemlerdeki iltihaplanmayı azaltır. İltihap ve ağrıya yol açan enzimi durdurur.
ØCilt yaralanmalarında: zerdeçaldaki uçucu yağlar antimikrobiyal etkisi dolayısıyla yaralanmalarda haricen kullanılabilir.
Ø Sindirim sisteminde: Safra taşı ve safrada çamurdan dolayı hazımsızlıkları  gazı giderir.
Ø Zerdeçal karaciğer için yararlıdır. 
ØDeneysel çalışmalarda zerdeçalın kolesterolü azaltıcı etkisi belirlenmiştir.
Karaciğeri güçlendirir ve karaciğerden toksinlerin atılmasına yardım eder. 
Ø Mevsim geçişlerinde başta çocuklar olmak üzere enfeksiyon hastalıklarından koruma sağlar.
Ø Kalbe yararlı: Damarlarda plaklaşmayı önler var olanında azalmasına yardımcı olur.
Ø Kalın bağırsak poliplerini azaltır.
ØKolesterol seviyelerini dengeler.


ZERDEÇAL NASIL KULLANILIR?

·        1 bardak süte 1 tatlı kaşığı konulup tüketilebilir.
·        Bal ile karıştırılıp tüketilebilir.
·        1 kase yoğurda 1- 1,5 tatlı kaşığı koyarak tüketebilirsiniz.
·        Yemeklerinizde baharat olarak kullanabilirsiniz.


ZERDEÇAL ÇAYI TARİFİ




1 tatlı kaşığı zerdeçal
1 parça taze zencefil
1 çubuk tarçın

Bütün malzemeleri 2 bardak suya koyup 1 dakika kaynattıktan sonra 2 dakika kadarda dinlendirin. Zerdeçal çayını sıcak veya soğuk olarak günde 1-2 fincan tüketebilirsiniz.


iletişim:
diyetisyenmervegurbetaksoy@gmail.com
222  40 80




5 Eylül 2015 Cumartesi

KANSER DÜŞMANI ZERDEÇAL

    

          Zerdeçal Pakistan Çin Hindistan gibi ülkelerde yetiştirilmektedir, anavatanı ise Doğu Hindistan’dır. Diğer bir adı da Hindistan Safranı olan çok yıllık bir bitkidir. Bitkinin sap kısmında bulunan kökü andıran uzantılardan Zerdeçal tozu yapılmaktadır. Zerdeçal yemeklere ve kumaşlara renk vermek amacı ile de kullanılmaktadır.
          4000 yıldır kullanılan bu bitki kökü tozunun son yıllarda yapılan araştırmalarda insan sağlığı açısından çok önemli bir yere sahip olduğu anlaşılmıştır. Hakkında 5000'in üzerinde klinik araştırma yapılmıştır.
Bu araştırmaların en önemli  sonuçlarından biri de  zerdeçalın aktif maddesi kurkumin hem  kanser hücrelerinin oluşumunu ve kanserlerde hücre üremesini engellediğidir   

     Ø Kurkuminin özellikle lösemi hücrelerinde gelecek vaat eden doğal bir antikanser ajanı olarak onaylanmıştır. Kurkuminin bu hücrelerin çoğalmasını önleyerek ölüm riskini azalttığı tespit edilmiştir. Kanser türlerinde önemli iyileştirici rol oynadığı saptanmıştır. 
     Ø Yapılan bir çalışmada kurkumin ve yeşil çaydan elde edilen kateşin birlikte kullanılmıştır. DNA bozulumunu ve parçalanmasını engellediği görülmüştür. Kurkumin ve kateşinin sinerjik antikanser etkisi ile kanser hücrelerinin büyümesi engellenmiştir.
     Ø Yapılan başka bir çalışmada Zerdeçaldan elde edilen kurkumin antioksidan ve antitümör aktivitesi tespit edilmiştir. Bu etkilere dayanarak İnsan kanser hücreleri üzerine yapılan deneylerde kurkuminin kolon kanseri hücrelerinin yayılmasını ve çoğalmasını engellediği saptanmış ve onaylanmıştır. 

Ø 2012 yılında yapılan bir araştırmada da, ilerlemiş kolon kanseri hastalarında yapılan kemoterapiye ilaveten kurkumin tedavisi yaparak, her iki tedavinin beraber yapıldığında çok iyi düzeyde etki gösterdiğini  açıklamışlardır.
Ø Amerika’nın en önemli kanser merkezi olan MD Anderson Kanser Merkezinde, zerdeçal ile ilgili pek çok çalışma yayınlandı ve pankreas kanserinde tedavi edici etkisi olduğu gösterildi.
Ø  Yine Amerikan Kanser Araştırmaları Kurumu'nun 2010 yılında yayınlanan araştırma raporunda , meme ve pankreas kanserlerinde önemli ölçülerde tedavi edici ve koruyucu rolü olduğu gösterilmiştir. 
Ø Prostat kanserinde antikanserojen ve etkin koruyucu özelliği olduğu gösterilmiştir.
Ø  Akciğer kanseri üzerine yapılan bir çalışmalarda dikkat çekicidir
Bu mucizevi baharat ile ilgili o kadar anlatacak şey var ki bu sarı mucizeyi öyle bir haftaya sığdırmak istemedim önümüzdeki haftada da zerdeçalın öneminden bahsedeceğim o zamana kadar sağlıkla kalın.
                                                                         
                                                         Diyetisyen Merve GurbetAksoy
iletişim:
diet form
0352 222 0 80
diyetisyenmervegurbetaksoy@gmail.com



3 Eylül 2015 Perşembe

İlaç Gibi Baharat Zerdeçal



Deniz postası gazetesindeki köşemin bu hafta ve ilerdeki bir kaç haftanın konusu ilaç gibi baharat zerdeçal olacak. 
Hakkında 5000 üzerinde klinik araştırma yapılmış olan bu mucizevi bitki ile ilgili o kadar anlatıcak şey var ki bu sarı mucizeyi öyle bir haftaya sığdırmak istemedim...
Yarın yayınlanacak olan yazımda ise zerdeçalın kansere karşı koruyuculuğu ve kanser tedavisindeki yeri üzerine yazdım.










iletişim:
diyetisyenmervegurbetaksoy@gmail.com
diet form 
0352 222  40 80